24 Mayıs 2014 Cumartesi

"Duvara Karşı" bir bakış ve O

Bu filmi ilk izlediğim zamanki halimle Fatih Akın'ın Altın Ayıyı kaldırırken ki ruh hali eminim aynıdır.Ya Fatih sen ne yaptın?Temmuzda diye bir film çekiyorsun sonra Solino derken Duvara karşı.Kısa ve acısızı saymıyorum bile.
Neyse efsaneye geri dönelim.Film Hamburgdan İstanbul'a uzanan bir aşk serüvenini konu alıyor.Bu serüvene İdil Üner sesiyle Selim Sesler nefesiyle ve orkestrasıyla bize eşlik ediyor.Filmde çalan diğer müzikler zaten bildiğimiz ve MP3'ümüzde yerleri olan şarkılar.Sezen Aksu-Yine mi çiçek,Sister of Mercy-Temple of Rock ilk aklıma gelenler.Temple Of Rock'u özellikle dışarıda sigaranızı içerken ve bir yerlere yetişmeye çalışırken dinlemenizi şiddetle öneririm.Serüven sırasında Türk Aile yapısına dair önemli saptamalar söz konusu.Üstelik bütün "çıplaklığıyla" gözler önünde.Türk ahlakını sorgular nitelikte.Sibel rolünde bir aralar haberlerde ismini bu film sayesinde çok duyduğumuz Türk Porno yıldızı Sibel Kekilli oynamakta.Cahit Tomruk rolünde ise Birol Ünel'i görüyoruz ki.Birol Ünel'in oyunculuğuna getirecek olumsuz bir eleştiri bulamıyorum.Zaten ileride sadece Birol Ünelle ilgili bir yazı yazmak hedeflerim arasında.Sibel Kekilli ise rolünün hakkını vermiş.Belki de biraz kendi hikayesini andırdığı içindir.Ama insanların yüzünde Sibel Kekilli denildiği zaman pis sırıtmayı görünce bu kadar basit olmadığını düşünüyorum.Sibel ile Cahit'in ilişkisi Cahit'in hapse girmesinden sonra farklı bir boyut kazandırıyor.Filmde aklıma gelen ilk sahnelerden birisi Cahit'in Sibel için Türk kulübünde yediği dayak oluyor.Arkasından çalan Ebru Gündeş'in Fırtınalar şarkısı Cahitin yerde yediği tekmeler sırasında çalan o sözler "Ben sana öylesi taptım inan öylesi aşka yasak tanımam..."
 Beni etkileyen başka bir sahne ise ama etkilemek ne kelime...Cahit Hapisten sonra filmde güvendiği tek kişi olan Eski bir "Almancı"yı canlandıran(şu almancı lafından da nefret ederim arkadaş almancı nedir sucu çiçekçi gibi.) Güven Kıraçla (oyunculuğu tartışılmaz eski kurt) Hamburgda dolu olan Turkish döner,pizzacılardan birisinde yediği yemek sırasında dialogları olmuştur.İzlemişseniz bilirsiniz.Diyor ya Cahit" O olmasaydı ben bunu başaramazdım" Güven Kıraç: "Neyi Başaramazdın?" Cahit "Hayatta Kalmayı..." Ve yine arkadan çalan can alıcı bir şarkı.Bülent Ersoy-Ah le yar .
Normalde çok arabesk olan bu şarkının bu sahneye tabiri caizse cuk diye oturmuş ve bizlere de kendisini sevdirmiştir.Şarkı da geçen sözler " Sana olan duygularımı bir bilebilsen belki severdin..." Ve son sahne...
Ey Cahit Mersin'e giderken ne düşündün?Garda beklerken gelmeyeceğini biliyordun!Önünde çay gözlerin hafif nemliyken yenilgiyi kabullenen bir gururlu komutan edası vardı.O otobüsten dışarı ümitsizce bakarken nasıl bir geleceğin hayalini kurdun?Tek başına.Ertesi gün ne yaptın?Ertesi Hafta.Kızgınlık mı vardı pişmanlık mı?Şu karşı ki dağlarda bir Fener yanar...
Peki sen?Cahit kaybetti.Belki de kaybedeceğini bilerek Sibel'in peşine düştü.Ya da o bizi yaşatan ve işkenceyi uzatan umuttan vardı içinde.Onun peşinden gitti ve kaybetti.Sen izledikten sonra ne düşündün Cahiti düşündün mü?Arkanda bir Cahit bırakabileceğini düşündün mü?Üstelik hiç bir şey yaşanmamasına rağmen.Film bittikten sonra kapattın yoksa benim gibi etkisinde kaldın mı?Filmi izlerken o güzel saçların gözünün önüne düştü mü?Okulda yaptığın gibi kulaklarının arkasına attın mı kısa ama cennet çiçeği saçlarını.Aman Allahım.Hangi dünyevi cisme benzetebilirim ki o saçları?Sırf saçların bile beni Cahit Tomruk yapmaya yeter.Kızdın mı peki Sibele?Ben Cahit gibi dolaştım Galata'nın ara sokaklarında senin anılarınla dolu olduğunu bilerek yarı sarhoş kafamla.Gözlerimdeki yaşlar binlerce yaşanmışlığı olan parke taşlarına düşerken O malum caddede. Hayalin ve Ben... 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder